Birkaç gündür kafama takılan politikli inkorekt soru bu. (Bu yakınlarda, galiba Wuhan virüsünden önce, Çin’de vücut ifrazatlarının toplum içinde nasıl fütursuzca akıtıldığını görsellerle anlatan uzunca bir yazı okumuştum; bu, yıllar önce, siyah bir arkadaşımın pek hevesli olduğu Trans-Sibirya turundan vazgeçmiş olmasının sebebine eklendi -bazı tuhaf inançları olan -kültürel görecelilik?- g. zekalılar yanlarına zenci birey gelince burunlarını tutuyormuş, ki yazıda da geçiyor bu mevzu.)
Çinli arkadaşlarım oldu, -hatta bir tanesi 1 yıl kadar en yakın arkadaşım olmuştu. Hiçbiri iğrenç değildi. (Ama şimdi düşününce en yakınım olana bile hiç sormadım yarasa, kedi, köpek, börtü böcek yeyip yemediğini -sorsam ayıp olur muydu mesela onu da düşünüyorum/ne kadar ayıp olurdu mesela Arap’lara g.tünüzü yıkıyor musunuz ya da Hintlilere ulu orta sıçıyor musunuz diye sormak gibi mi ayıp/ya da bunlar ayıp mı) Yine de normalde genelleme yapıldığında, eğer üzerinden genelleme yapılan topluluğun içinden numunelik bir tane dahi tanıyorsam devreye giren refleksim iş Çinlilere gelince çalışmıyor.
(Normalde bastırılmış ırkçılığım parantez içlerinde ortaya çıkar mesela ama burada sağduyumu parantezin içine alıyorum: Kuş gribi/domuz gribi/deli dana deyince suçlamadınız kimseyi de, iş alışık olmadığınız yarasa hayvanına gelince vurun Çinlilere, SİEEE!)
Bunda “güzel insanların” etkisi var: Her anlamda rasyonel, kültürlü ve kalbi temiz (bundan yine de çok emin değilim) insanların iş Çinlilere gelince kayışı koparıp ana avrat dümdüz gitmesi, bana hiç eyi örnek olmuyor. -Burada en sevdiğiniz bir hocayı, sanatçıyı yahut görgülü bilgili bir akrabanızı “…ya ama Çinliler hakikaten iğrenç” derken hayal ediniz.
Öte yandan Wuhan virüsünün yarasalardan yayılmış olması fikri aşırı saçma geliyor zira hem yarasa sadece Çin’de yenmiyor hem de yiyenler yıllardan beri yiyor. Mesela şurada maceraperest bir dünya vatandaşı abimizin videosu var, Endonezya’da yemiş, tarih ekim 2018. Takdir edersiniz ki yorumlarda bol bol “kim o yüzden burada??? hehehheheehhe” esprisi var.
//////////////VİDEOYU SİLDİM EFENDİMİZ. ÇÜNKÜ KAPAK FOTOSU DEĞİŞMİŞ VE YUKARIDAKİNDEN DAHA TATSIZ BİR ŞEY OLMUŞ//////////////////////////////
Bu uzaktan bakınca biraz Brüksel usulü midyeye benziyor, ama yakınlaşıp kafayı gözü görünce şey oluyor biraz… -Medeniyetin insanı yediğine içtiğine yabancılaştırmak adına hayvanları tanınmaz hale getiren ikiyüzlülüğüne dair güzel bir şeyler okumuştum, kitap elimin altında olsa buraya yapıştırıverirdim ama ne bileyim işte, vejeteryanların çok haklı olduğu bazı noktalar var, katılmadan edemiyorum. Brüksel usulü midye bu:
Midyenin kafası gözü olmadığı için rahatlıkla yiyebiliyoruz, -hatta Aliki, sinirleri bulunmadığı ve acı duymadığı için midye yiyen ve vejeteryan olduğunu iddia eden biriydi- öte yandan kafalı gözlü balıkları da rahatlıkla yiyebiliyoruz. -Acaba olay burunla mı ilgili. Tabakta hayvanın burnunu görünce mi fena oluyoruz. Bunu ciddi düşünmeye başladım şimdi.
Böyle biraz düşünüp tartınca, evet, diyorum, çok yanlış bir tarafı var Çinlilerden bu yüzden nefret etmenin; ama kendime engel de olamıyorum. -o kadar ki zararsız ırkçılık diye bir kavram uydurasım var- Sanırım bu insanların PR sorunu var. Bir şekilde, çok kötü tanıtılıyorlar. Çok kalabalık ve çok fakir oldukları için ve kimse de onların PR’ını yapmadığı için toplumun tamamını görgüsüz bilgisiz olanlar akla getiriyor -mesela İran’da bunun tam tersi var. Çünkü o şen ve zengin azınlık Batı’ya kapağı atmış ve güzel işler yapmış. Sinema/müzik/sanat filan… Bunlar önemli.
Zengin ve göçmen Çinlilerin biraz bunlarla uğraşması lazım bence.
***
Öte yandan Wuhan karantina altında ve bu bana inanılmaz i’ginç geliyor. Adamlar resmen 21. yüzyılda Ortaçağ’ı yaşıyorlar. Bence nereden baksan şans bu.
İyi geceler Wuhan kentinin şanslı talihsizleri…
Günün şiiri sizler için geliyor:
İRADEMİ SINIYORUM
Ne de güzel yenir yarasa
Ah şu Corona olmasa
(Ay şiiri bile kötü)
Yorum yazabilmek için oturum açmalısınız.