İş radyasyondur. İş fark etmeden üşümektir. Denizde yanmaktır.

Sevgili blog, özellikle işinizden nefret etmiyorsanız bu böyle. Keyif alarak ve yorulmadan çalışırken yavaş yavaş öldüğünüzü fark etmiyorsunuz.

Mesaim az önce bitti ve tek bir an bile “öf/pöf/ne boktan iş” demedim. Hatta, “aa/ne güzel iş bu/tıkır tıkır gidiyor/hiç yorulmuyorum/sanki hiçbir şey yapmıyorum” vs dedim. Ama “öf/pöf/sussun bu telefon” diyerek çalıştığım çağrı merkezi deneyimimle tarttığımda… En azından LOG OUT olduğumda iş sahiden bitiyordu, yok oluyordu. Ama bak saat şimdi saat gecenin on ikisi ve iş hala ensemde. Bugün bir video çekerim diyordum, gece olmuş.

İş hep sizinle. Çünkü teknik bir sorun, illa ki çıkıyor. Haberi yapıp siteye yüklüyorsunuz mesela, ama bir görsel sıkıntılı, bir yerde tashih var. Tashih videonun içindeyse daha fena, düzelt, render al, export et, tekrar yükle, Twitter’a koy. O da ne, Twitter videoyu yüklememiş. Bir daha kes, daha da kısalt, tekrar yükle.

Bunları yaparken güç bela seçtiğiniz restoranın siparişinizi almadığını çok sonra fark ediyorsunuz. Sekmelerden birinde yazıyor: “BANKANIZLA GÖRÜŞÜN”. Neden sevgili bankam? Neden arıza çıkarıyorsun? Nakit ödemeyi seçiyorsunuz ve bu sefer de bir bakıyorsunuz ki o güç bela seçtiğiniz restoran dükkanı kapatmış. Geçmiş olsun, oturup yine restoran arayacaksınız.

Böyle böyle iş nüfuz ediyor hayatınızın her alanına: O sırada telefonda size yakınan arkadaşınızı dinleyemiyorsunuz, bir başkasının attığı linke bakamıyorsunuz, gruba yaptığınız espriyi açıklayamıyorsunuz. (Aslında açıklamanız gerekiyorsa yapmayın espri zaten) 

Şimdi yine yemek bekliyorum, gecenin on ikisinde ve aslında iştahım kaçtı çünkü gittim ceviz-badem atıştırdım. Ama dedim ki, yarım kalmış bir işim olmasın, bu siparişi geçeyim, çünkü yoksa yemek sepetinden sipariş vermeyi beceremeyen biri olarak yatağa gireceğim. -İşsiz insan böyle bir şeyi dert etmez. 

Uykum var mı yok mu onu da bilmiyorum. Ama bu saatte video filan çekilmez. Üstümde lanet bir olmamışlık hissi kaldı böyle. Tuvalete bile gidip gitmemekte kararsızım.    

Günün Şarkısı

Buna kafayı takmış durumdayım:

İlk dinleyince tırt bilgisayar oyunu müziği gibi geliyor -bilmiyorum bana öyle gelmişti- ama biraz ciddiye alınca güzel. Bence uzun vadede kişiyi “iyi bir insan” yapabilir bu Beyaz Hayvanlar. Belki de yapmaz bilmiyorum, bana öyle geldi.