Aliki’nin önerisiyle -tuhaf biraz, senin kanalın gibi- keşfettiğim yeni bir kanal oldu: Mind Vortex. İyi mi kötü mü bilemedim ama kesinlikle özgün. Sahibi Ulus Baker’e takıntılı biri olmalı. Trajik konularda dahi alttan alta sezilen bir mizahı var, ama fazlaca rafine olduğu için rahatsız etmiyor. Galiba dışardan böyle görünüyorum -yani görünseydim, herhalde böyle görünürdüm.

Ama kötü yani bu. Bu çünkü, anlaşılmıyor demek. İnsan üreten kendisi olunca bu anlaşılmazlığı fark etmiyor ama demek ki izleyenler Perforenk’i de anlamıyor. Ciddi ciddi üzüldüm buna.

Öte yandan, bugün bir kuple SEO eğitimi aldım ve kanalıma description yazacak olsam ne yazabilirim diye düşündüm.

“Montaj yapmayı seviyorum.”

Bunu da hiç yazmayayım daha iyi. Ürettiğin işin tanımını bile yapamazsan insanlar seni nasıl anlasın yani. Olmaz ki.

Bakınca bu kanaldan birkaç kanal çıkarmış. Bende de bir konsept sorunu var gibi. Zamanla rayına oturur umarım.

HAHAHAHA-komik değil. Ciddi hiç değil. Ekseriyetle daha komik olabilirmiş gibi görünen… Ama bu bir tercih sanırım. Ne bileyim.

Netfliks filmleri gibi. Riff Cohen şarkıları gibi. Ankara’daki Aşiyan pastanesi gibi. İyi, ama tam kıvamını bulamamış. Gerçi “tam olmamış mükemmelliği” diye bir şey de yok değil. Var mı ki? Ne bileyim belki de kasıtlı bir şeydir bu. Rene Magritte’te var sanki bu tam olmamış mükemmelliği. Onun saçma sapan mezar taşlı bir tablosu vardı.

Bu.

Utana sıkıla durmuştum önünde. -Çünkü utanmazca ve kazık gibi uzun süre durursan insanlar seni sanatsever taklidi yapıyorsun sanabilir. -Bazı insanların böyle abuk sabuk endişeleri yok yarabbi. Onlar saatlerce bir tablonun önünde büyülenebilir. Ama onlara da biri gelip ters ters “Müsaade eder misiniz!?” diyebilir. Ayı olacaksın bu hayatta.

İşli İnsan  

Sanırım korktuğum gibi oldu. Video filan çekemiyorum. Çok yorucu iş. Artık fark ettirmeden de değil, basbayağı fark ettire ettire yoruyor. Bugün iki çekim yapacaktım, bir işimin özetini çıkaracaktım, kardiyo egzersizleri yapacaktım ve evi temizleyecektim. Onun yerine tüm gün malak gibi yatıp Aşk-ı Memnu izledim. Çok renkli bir beynim vardı, ne güzel şeyler üretiyordum ama bak, at gibi koşturmaktan fikir geliştiremez oldum. Dünyanın çok büyük bir kısmı bu halde. Bu iş sorununa çare bulmak lazım. Neyse, belki de sorun masa başı olmasıdır. Karantina bitince işimin nisbeten cicileşeceğine inanıyorum.

Günün Tespiti

Böyle göndermeleri bulunca seviniyorum.

ŞŞ

Fransız olmayanlara Fransızca ne kadar da yakışmıyor 🙂

Hafta sonu yasağı aklımdan çıkmış. Sigaralarım bitti. Çok üzgünüm.